HABERLER
Dini Haber

FAHRİ ALEMİN ADALETİNDEN BİR ÖRNEK

din,islamiyet, Fahri Alemin adaleti, Hz.Muhammed'e şeth eden kadın, Peygambere küfreden kadın, Ama'nın cariyesini öldürmesi, Muhammed hakkında kötü konuşan kadın,

FAHRİ ALEMİN ADALETİNDEN BİR ÖRNEK


Bir gün kör bir adam cariyesini bıçaklayıp öldürür. Kadın hamiledir ve karnındaki çocuk da ölmüştür. Katil, peygamber efendimizin huzuruna çıkarılır. Der ki: "Bu kadın bana inci gibi 2 oğlan verdi. Bana iyi davranırdı. Ama dün gece senin hakkında sövüp, kötü şeyler söyledi. Ben de öldürdüm." Adamın bir şahidi yoktu ama peygamber efendimiz "Şahid olun, o kadının kadı hederdir." dedi. Adama hiçbir ceza verilmedi.
[Kütüb-ü Sitte, Hadis no: 4208; Ebu Davud, Hudud 2]

Bu hadis, İslam’ın en güvenilir, en sağlam olarak nitelendirilen 6 büyük hadisçinin ortak hadislerinin toplandığı Kütübüsitte’den alınmıştır.

İslami açıdan açıklama:
Olay, kaynaklarda İbn Abbâs’tan şöyle anlatılmaktadır: Rasûlullah döneminde Ümmü veledi (cariyesi) olan bir âmâ adam vardı. (Bu adamın) bu kadından iki de oğlu vardı. Kadın, Hz. Peygamber’in aleyhinde çok konuşarak Rasûlullah’a küfrederdi. Sahibi olan âmâ, kadını bundan men ederdi. Ancak kadın onu bir türlü dinlemezdi.

Günlerden bir gün âmâ, geceleyin Rasûl-i Erkem’den bahsettiği sırada bu kadın, Hz. Peygamber hakkında yakışıksız şeyler söylemeye, Rasûlullah’a küfretmeye başladı. Bunun üzerine-defalarca uyarmasına rağmen bu hakarete dayanamayan amâ, hançer’i kadının karnına saplayarak öldürdü.

Buraya kadar kaynaklarda rivayet küçük farklılıklarda anlatılmaktadır. Olayın dağılmaması için rivayetleri kısaca belirttim. Rivayetlerin devamında olay şöyle devam ediyor:
Sabah olunca kadının ölüm haberi duyuldu. Bunun üzerine Hz. Peygamber, insanları bir araya toplayarak katîlin ortaya çıkmasını istedi. Bunun üzerine âmâ, Rasûlullah’ın huzuruna gelerek: “Ey Allah’ın Rasûlu! Ben, o kadının sahibiyim. Sana söver ve hakkında hoş olmayan sözler söylerdi. Ona bunu defalarca yasaklamama rağmen bundan vazgeçmezdi. Ondan inci tanesi gibi de iki oğlum var. Bana iyi davranırdı. Dün gece yine sana küfretmeye ve sana dil uzatmaya başladı. Ben de dayanamayarak hançeri alıp karnına saplayarak onu öldürdüm.” diyerek işin aslını detaylı bir şekilde ortaya koydu.

Âmâ’nın sözlerini pür dikkat dinleyen Rasûl-i Ekrem: “Dikkat edin! Şahit olun ki (o) kadının kanı hederdir. dedi.
”Hz. Ali’den aktarılan başka bir rivayette ise:  “Rasûlullah, kadının kanını batıl, heder saydı.” buyurarak âmâ’nın yaptığını işi tasvip etti" deniyor.

Onu öldürene herhangi bir ceza uygulamaması da bunu desteklemektedir. Burada anılan âmâ’nın kim olduğu noktasında şerhlerde herhangi bir bilgi yoktur.  Bu rivayetler, Hz. Peygamber’e küfreden kişi ve zümrelerin öldürülmesinin caiz olduğuna delildir. Bu noktada detaylı olarak mezheplerin görüşlerinin zikredilmesinin faydalı olacağını düşünüyorum.

Hattâbi, önceki hadisi detaylı bir şekilde izah etmiştir. Şimdi biz burada onun bu izahından bazı noktaları özetleyerek zikredeceğiz: Bu rivayetler, Hz. Peygamber’e küfreden kişinin kanının heder olduğunu beyan etmektedir. Çünkü Rasûlullah’a sövmek dinden çıkmaktır. Dinden çıkanın katlinin vacib olduğu konusunda ulemadan ihtilaf eden birisini bilmiyorum. Ama eğer küfreden zımmî ise onun hakkında ihtilaf edilmiştir.
Şöyle ki Mâlik b. Enes: “Yahûdi ve Hıristiyanlardan Rasûlullah’a küfreden kişiler öldürülür. Müslüman olan bundan istisnadır.” der.
İmam Şafiî ise: “Rasûlullah’a küfreden bir kafir ise öldürülür ve kendisinden zimmet kalkar.”diyerek Muhammed'e şetm eden kişinin öldürüleceğine hükmetmiştir.

Tabii buradaki Arapça kelime olan şetm etmenin Türkçe karşılığı küfretmek olsa da aynı zamanda hakkında iyi konuşmamak anlamına da gelen bir kelimedir. Örneğin "şu adam ne lanet biri" demek gibi.

Neyse devam edelim:
İmam Ebû Hanîfe ise: “Peygambere sövmekle kafir öldürülmez, onların içinde bulundukları şirk daha büyüktür.” diyerek İmam Mâlik ve İmam Şafiî’ye muhalefet etmiştir. Hanefilere göre bu tip insanlara ta’zir cezası verilir. Mezheplerin bu görüşlerinden Muhammed’e küfreden şahsın Müslüman veya kafir oluşuna göre hükmün değişeceği anlaşılmaktadır.

Kadı İyaz (İyaz ibn Musa)'dan nakledildiğine göre; Muhammed'e küfreden ya da ona kusur isnâd eden Müslümanlar öldürülür. Bu konuda ümmetin görüş birliği vardır. Fakihlerden bazısı Muhammed'e küfreden ve tövbe etmeyen bir Müslüman’ın öldürülmesi gerektiği konusunda ortak kabul olduğunu belirttikten sonra Mâlik b. Enes, Leys, Ahmed b. Hanbel, İshâk, Şafiî, Ebû Hanife, Küfe uleması ve Evzai’nin bu görüşte olduklarını söyler. Bu isimlerin ittifak ettiği bir meselede ihtilafı zikredilen birkaç kişinin sözüne elbette itibar edilmez. Ancak şuna işaret etmek gerekir:
İmam Ebu Hanife’ye göre Muhammed'e küfreden, kadın olursa öldürülmez. Çünkü ona göre mürted olan kadın öldürülmez. Ulemânın, Muhammed'e küfreden birisinin kafir olup öldürüleceği hükmüne varırken delilleri; kitap, sünnet, icma ve kıyastır. Bu hükmün Kur’an’dan delilleri şunlardır:
"Allah ve Rasûlünü incitenlere Allah, dünyada ve ahirette lânet etmiş ve onlar için horlayıcı bir azap hazırlamıştır." (Ahzab 57)
"...Allah’ın Peygamberini incitenlere can yakıcı azab vardır." (Tevbe 61)

Görüldüğü gibi buna benzer bütün ayetler Muhammed’i incitenlerin günahkâr olacağına delâlet etmektedir. Konuyu toparlayacak olursak: Dört Mezhep İmamından İmam Mâlik ve Ahmed b. Hanbel’e göre Muhammed'e küfreden birisi pişmanlık duyup tövbe etse bile dinlenmez ve öldürülür.

İmam Azam Ebû Hanife ve İmam Şafii’ye göre ise tövbe ederse kabul edilir, öldürülmez. Bu görüşün delili de Mürted’de yapılan uygulamadır. Çünkü daha önce de geçtiği gibi mürted tövbe eder de tekrar İslâm’a dönerse öldürülmez. Rasûlulah’a küfreden de mürteddir.
Konumuz fıkıh olmadığı için bu kadar bilgi ile yetiniyoruz.

Ebû Dâvûd, Kitâbu’l-Hudûd 2; Nesaî, Tahrîmü’d-Dem 16. Ebû Dâvûd’da geçen rivayete şöyle bir detay geçmektedir: “Kadın karnından bıçaklanıp öldüğü sıra karnındaki çocuk düştü.” Bkz: Ebû Dâvûd, Kitâbu’l-Hudûd 2. Buradan anlaşılmaktadır ki kadın bıçaklandığı sırada hamile idi.

« ÖNCEKİ YAYIN
SONRAKİ YAYIN »