ÇİN'İN YARATICI TANRIÇASI NÜGÜA (NÜWA / NÜGUA)
Nügua şeklinde de okunan Çin mitolojisinin ana tanrıçası Nüwa, imparator-tanrı Fuxi'nin kız kardeşi ve karısıdır. Kendisi de eşi de yarı yılandır. İnsanlığı yaratması ve Cennetin (göğün) Sütunu'nu onarması ile tanınır. [1]
Huainanzi, Nüwa'yı Cennet ve Dünya'nın bozulduğu zamanla ilişkilendirir:
Daha eski zamanlara dönersek dört sütun kırılmıştır ve dokuz vilayet perişan
haldedir. Gökyüzü dünyayı tamamen örtmez ve yerüzü gökyüzünü baştan sona
üzerinde tutamaz. Yangınlar kontrolden çıkar ve söndürülemez. Su büyük
genişlikte alan kaplar ve geri çekilemez. Vahşi hayvanlar masum insanları yer,
yırtıcı kuşlar yaşlıları ve zayıfları kapar. Bunun üzerine Nüwa, masmavi
gökyüzünü onarmak için beş renkli taşı eritir ve büyük kaplumbağanın
bacaklarını göğü destekleyecek dört sütun olarak keser.
Beş renkli taşlar beş Çin elementi olan odun, ateş, toprak, metal ve suyu
simgeler. İnanışa göre suyun özü siyah ejderha olduğundan sık sık sellere
neden olur. [3]
Nügüa, Ji eyaletine rahatlık sağlamak için siyah ejderhayı öldürür. Kabaran
suları durdurmak için saz ve küller yığar. Mavi gökyüzü onarılır ve kaplumbağa
bacağından dört sütun ile desteklenir. Kabaran sular boşaltılır, haşeratlar
öldürülür ve suçsuz insanların yaşamları korunur ve böylece Ji eyaletine huzur
gelir. [2] [a]
Nüwa'nın düzelttiği bu felaketlerin Gonggong ve Zhuanxu arasındaki savaştan
kaynaklandığı tahmin edilir [b]
Bu durumdan Huainanzi'de şöyle bahsedilir:
Yenilgisini kabullenemeyen Gong Gong kasıtlı olarak kafasını dört sütundan
biri olan Buzhou Dağı'na vurur. Gökyüzünün yarısı düşerek büyük bir boşluk
yaratır ve yeryüzü çatlar. Gökyüzü kuzeybatıya yükselirken dünyanın ekseni
mundi güneydoğuya doğru eğilir. İnanışa göre Çin'in batı bölgesinin doğudan
daha yüksek olmasının ve nehirlerinin çoğunun güneydoğuya doğru akmasının
nedeni de budur. Aynı açıklama kuzeybatıya hareket eden güneş, ay ve yıldızlar
için de geçerlidir. Gökyüzü zarar gördükten sonra başlayan orman yangınları
vahşi hayvanları çıldırtınca masum insanlara saldırırlar. Bu sırada göğün
yarısının düşerek çatlattığı yeryüzündeki yarıklardan dışarı çıkan sular
yavaşlamak bilmemektedir. [9]
Nüwa yarattığı insanlara acıyarak gökyüzünü onarmaya çalışır. Nehir yatağından
kırmızı, sarı, mavi, siyah ve beyaz olmak üzere beş renkli taş toplar, onları
eritir ve gökyüzünü yamamak için kullanır. O zamandan beri gökyüzü (bulutlar)
renklidir. Daha sonra bazı anlatılarda adı Ao olarak geçen dev bir
kaplumbağayı öldürür ve gökyüzünü desteklemesi için yeni
sütunlar olarak kullanmak üzere yaratığın dört bacağını keser. Ancak Nüwa bunu
kusursuz bir şekilde yapamayınca bacakların eşit olmayan uzunluklarından
dolayı gökyüzü eğilir. İş bittikten sonra vahşi hayvanları uzaklaştırır,
yangını söndürür ve yanan sazlıklardan gelen büyük miktarda kül ile selleri
kontrol altına alır. Böylece dünya eskisi gibi barışçıl, yaşanabilir hale
gelir. [9] [10]
Bunu takiben Huainanzi, bilge hükümdarlar Nüwa ve Fuxi'nin Yolu (道) ve onun
gücünü (德) izleyerek krallık üzerinde nasıl bir düzen oluşturduğunu anlatır.
[2]
Savaşan Devletler dönemi ile Han Hanedanlığı arasında tarihlenen Dağlar ve
Denizler Klasiği, Nüwa'nın bağırsaklarının on ruha dağılmış olduğunu anlatır.
[4]
MÖ 340 - 278'lere ait olan Chu'nun Şarkıları'nın 3.Bölümündeki "Cennete
Sormak" (Çince: 问 天) adlı şiirde yazar Qu Yuan, Nüwa'nın sarı topraktan
figürler kalıba dökerek onlara hayat ve çocuk doğurma yeteneği verdiğini
yazar. İblisler savaşıp gökyüzünün sütunlarını kırdıktan sonra Nüwa hasarı
gidermek için durmaksızın çalışır ve gökyüzünü onarmak için beş farklı renkli
taş eritir.
MS 58 - 147 arasında yazılmış olan Çin'in en eski sözlüğü Shuowen Jiezi'de,
Nüwa'nın hakkında yazan Xu Shen, onu Fuxi'nin hem kız kardeşi hem de karısı
olarak tanımlar. Nüwa ve Fuxi, Jiaxiang şehrinde yer alan Shandong
eyaletindeki Wuliang Tapınağı'ndaki Doğu Han Hanedanlığına ait bir duvar
resminde yılan benzeri kuyruklara sahip olarak resmedilmiştir.
Çin mitolojik ögelerinden bahsedilen Duyi Zhi (獨 異 志; c. 846 - 874 AD),
adlı eserin 3.cildinde yazar Li Rong şunları yazmıştır:
Uzun zaman önce dünya ilk var olduğunda iki kişi vardı: Nü Kua ve ağabeyi.
K'un-lun Dağı'nda yaşadılar ve dünyada henüz sıradan insanlar yoktu.
Birbirlerine karı koca olmaktan bahsettiler ama utandılar. Böylece kardeş
hemen kız kardeşi ile K'un-lun Dağı'na çıktı ve şöyle dua etti: "Ey Tanrım,
eğer bizlere karı koca olarak iki başka kadın ve erkek gönderirsen o zaman tüm
buğulu buharı topla. Göndermezsen o zaman tüm puslu buharı dağıt." Bunun
üzerine puslu buhar hemen toplandı. Kız kardeş erkek kardeşiyle
yakınlaştığında yüzlerini perdelemek için çimleri örerek yelpaze yaptılar.
Bugün bile bir adam bir eş aldığında uzun zaman önce olanların bir sembolü
olarak ellerinde yelpaze tutarlar. [5]
Nüwa, Ming hanedanlığının ünlü romanı Fengshen Bang'de de yer alır. Bu romanda
belirtildiği üzere Nüwa Yeşim İmparatorunun kızı olduğu için Xia Hanedanlığı
zamanından beri büyük saygı görür ve ondan sık sık "Yılan Tanrıçası" olarak
bahsedilir. Shang Hanedanlığı yaratıldıktan sonra Nüwa hanedanlığı ara sıra
yağan yağmurlardan korumak ve iyileştirici nitelikler sağlamak için beş adet
renkli taş yaratır. Bir süre sonra Shang Rong derin bir saygı göstergesi
olarak Shang Kralı Zhou'dan onu ziyaret etmesini ister. Ziyarete giden Zhou
ışık perdesinin arkasında oturan güzel tanrıça Nüwa'yı tamamen görünce şehvete
kapılır ve yakınındaki duvara küçük bir şiir yazarak vedalaşır. Daha sonra
Nüwa, Sarı İmparator'u ziyaret ettikten sonra tapınağına döndüğünde Zhou'nun
sözlerinin iğrençliğini görür. Öfkelenir ve Shang Hanedanı'nın suçunun
karşılığını alacağı üzerine yemin eder. Nüwa kralı öldürmek için yerinden
yükselerek saraya çıkar ancak aniden iki büyük kırmızı ışık huzmesi tarafından
vurulur.
Nüwa, Kral Zhou'nun kaderinde krallığı yirmi altı yıl daha yönetmek olduğunu
fark ettikten sonra üç astını çağırır. Bunlar: Bin Yıllık Vixen (daha sonra
Daji oldu), Yeşim Pipa ve Dokuz Başlı Sülün'dür. Nüwa onlara "Cheng Tang'ın
altı yüz yıl önce kazandığı şans azalıyor. Size herkesin kaderini belirleyen
göklerin yeni bir görevinden bahsediyorum. Üçünüz Kral Zhou'un sarayına
girecek ve onu büyüleyeceksiniz. Ne yaparsanız yapın, kimseye zarar
vermeyin. Eğer buyruğumu yerine getirirseniz ve bunu iyi yaparsanız insan
olarak reenkarne olmanıza izin verilecek." Bu sözlerinden sonra Nüwa'dan bir
daha hiç haber alınmadı ancak yine de Shang Hanedanı'nın düşüşe geçmesinde
önemli ve dolaylı bir faktör oldu.
Efsaneye göre Nüwa insanlığı zamanla daha derinden hissettiği yalnızlık hissi
nedeniyle yaratmıştır (tıpkı "Allah insanı bilinmek istediği için yarattı"
görüşü gibi). Bazı efsanelerde sarı toprağı, bazılarında ise sarı kili
biçimlendirerek onlara insan biçimi vererek insanı yaratır. Bu bireyler daha
sonra toplumun zengin soyluları olurlar çünkü bizzat Nüwa'nın kendi elleriyle
yaratılmışlardır. Bunların dışında insanların büyük kısmı Nüwa onları daha
seri şekilde yaratmak istediği için çamura batırdığı ipi kullanır çünkü her
insanı tek tek el ile yaratmak fazla zaman ve enerji tüketir. Anlaşıldığı üzre
bu yaratılış hikayesi antik Çin'deki sosyal hiyerarşi hakkında etyolojik
bilgiler verir.
Soylular insanlığın kitlesel olarak üretilen çoğunluğundan daha önemli
olduklarına inanıyordu çünkü Nüwa onları yaratmak için zaman ve emek harcamış,
en önemlisi de onlara doğrudan kendi eliyle dokunmuştu. [6]
İnsanlığın yaratılışının başka bir versiyonunda Nüwa ve Fuxi büyük bir selden
kurtulurlar. Cennetin Tanrısının emriyle evlenirler ve Nüwa bir et yumağı
doğurur. Daha sonra bu et topu küçük parçalara bölünür ve bu parçalar dünyanın
dört bir yanına dağılınca insanoğlu var olur. [7]
Evlilik olgusunu doğuran şeyin Nüwa'nın kendinden 3 ay önce doğan abisi Fuxi
ile evlenmesi olduğu da inanışlar arasındadır. [6]
Nüwa ile Fuxi ikilisi Yin ve Yang ile ilişkilidir. Fuxi Yang'ı ve erkekliği,
Nügüa ise Yin ve dişiliği temsil eder. Bu durum Fuxi'nin fiziksel dünya ile
özdeşleşimini sembolize eden bir marangoz karesi (L cetvel) almasıyla tanımlanır çünkü
bir marangoz karesi daha basit bir düşünce yapısına götüren düz çizgiler ve
karelerle ilişkilendirilir. Nüwa'ya ise göklerle özdeşleşimini sembolize
etmesi için bir pusula verilmiştir çünkü pusula daha soyut bir düşünce
yapısına götüren eğriler ve dairelerle ilişkilendirilir. Dolayısı ile ikisinin
evlenmesi gök ve yeryüzü arasındaki birliği simgeler. [6] Efsaneye dair diğer
varyasyonlarda Nüwa'nın pusulayı hediye olarak almak yerine bizzat kendisi
icat ettiği görülür. [8]
Pek çok Çinli, Kuzey Çin inanç ve kültüründeki Üç Egemen ve Beş İmparatoru,
yani insanlığın ilk lider ve kahramanlarını iyi bilir. Ancak kullanılan
kaynaklara bağlı olarak listeler değişiklik gösterir. [11] Örneğin efsanenin
bir varyantı Nüwa'yı Fuxi'den sonra ve Shennong'dan önce hüküm süren Üç
Egemenden biri olarak anlatır. [12]
Anaerkil saltanatında, komşu bir kabile şefine karşı savaşır, onu mağlup
ederek bir dağın zirvesine çıkarır. Bir kadın tarafından mağlup edilen şef,
yaşıyor olmaktan utanır, kendini öldürmek ve intikam almak için başını göksel
bambuya vurur. Yaptığı hareket gökyüzünde bir delik açar ve tüm dünyaya bir
sel felaketi getirir. Sel, Nüwa ve onun ilahiliği tarafından korunan ordusu
dışında tüm insanları öldürür. Nügüa tıpkı diğer efsanelerdeki gibi sel
azalıncaya kadar gökyüzünü beş renkli taşla yamar. [13]